Her Yıl 20 Milyondan Fazla Çalışan Zarar Verici Gürültüye Maruz Kalıyor!

Çalışanlarda görülen en yaygın fiziksel rahatsızlıkların başında işitme sorunları geliyor. Yapılan araştırmalar, ABD’de her yıl 20 milyondan fazla çalışanın zarar verici gürültüye maruz kaldığını gösteriyor. Çalışma ortamlarında gerekli sesler dışındaki gürültünün en aza indirilmesinin iş sağlığı için önemli olduğunu belirten Ülke Endüstriyel Kurumsal Çözümler Direktörü Murat Şengül, çalışanlar için gürültüden korunmanın 3 adımını sıralıyor.

 

Endüstriyel alanlardaki çalışmalar, zarar verici gürültülerden dolayı iş sağlığını ciddi etkiliyor. Öyle ki ABD’de OSHA tarafından yapılan son araştırmalar da her yıl 20 milyondan fazla çalışanın işitme sorunuyla karşı karşıya kalabildiğini gösteriyor. Çalışma ortamlarındaki yüksek sesleri minimum düzeye indirerek çalışanlar için daha sağlıklı ve verimli çözümler oluşturulmasının gerekli olduğuna dikkat çeken Ülke Endüstriyel Kurumsal Çözümler Direktörü Murat Şengül, çalışanların işitme kaybı problemleriyle karşılaşmaması için önemli ipuçlarını aktarıyor.

 

1. Kulaklık kullanımına dikkat edilmeli. Düşük seviyedeki bir gürültü bile insan kulağı için tehlikeli olabilir. Gürültüye maruz kalma; işitme kaybı ve kulak çınlamasından, rahatsızlık ve uyku bozukluğuna kadar ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle yüksek kaliteli endüstriyel kulaklıklar veya kulak tıkaçları takmak, kulakları ve işitme duyusunu korumaya yardımcı oluyor. Özellikle de endüstriyel ortamda kullanılan cihaz ve makinelerin çıkardığı sesin şiddetine göre kulaklık tercihinin yapılmasına dikkat edilmeli. Zarar verici gürültüyü önleyen ve uzun süreli kullanımlarda bile maksimum konfor sağlayabilecek kulaklıkların çalışanlara iş performansında yardımcı olacağı unutulmamalı. Ayrıca gereğinden fazla sessizlik sağlayacak kulaklık seçimi de tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Çalışanların etraftaki sesli uyarıcılar ya da ekip arkadaşlarının komutlarını ve bildirimleri alamaması, büyük iş kazaları ya da verimsiz iş sonuçlarına yol açabilir. Bu gibi nedenlerden dolayı ortam için seçilecek olan kulaklığın optimum çözümü sunması ve tam sessizlik hedefiyle değil, ortam şartlarının gerektirdiği korumayı sağlama hedefiyle belirlenmesi gerekir. Örneğin günümüzde telsizli ya da cep telefonlarıyla senkronize olabilen birçok ileri teknolojili kulaklık modeli çalışanlar arasındaki fiziki mesafeyi kapattığı gibi ortamdaki seslerin sağlık üzerindeki etkisini de minimize edebilmekte.

 

2. Çalışanların işitme testleri gerçekleştirilmeli. Eğer ki çalışma ortamı işitme hasarına neden olabilecek makinelerin ya da büyük araçların düzenli olarak bulunduğu bir ortamsa, çalışanların işitme problemlerine dikkat edilmeli. Tüm korumalar sağlanmasına karşın şirketlerin çalışanlarını her yıl birkaç kez işitme testine sokması, karşılaşılabilecek mesleki işitme kaybına karşı alınabilecek önlemleri de zamanında şekillendirmeye fayda sağlayacaktır.

 

3. Çalışırken yüksek sesli müzikle gürültü giderilmemeli. Birçok işçi, çalışma ortamındaki gürültüyü bastırmak için yüksek seste müzik dinlemeyi tercih ediyor. En sevilen parçaların melodilerini tehlikeli seviyelere çıkararak hem ortam içi gürültü hem de kulak içine ekstra yüklenme gerçekleştiriliyor. Bunun yerine, kulakları ek zorlamaya maruz bırakmadan genel gürültü kirliliğini azaltmak için gürültü önleyici kulaklıkların tercih edilmesi gerekiyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu