Bazı bebekler doğuştan işitme kaybı ile dünyaya gelirken, bazı çocuklar ya da yetişkinler de herhangi bir hastalık, ilaç kullanımı, kaza veya yüksek ses maruziyeti gibi farklı nedenlerle sonradan işitme kaybı yaşayabiliyor. İşitme engeli yaşayan çocuklar konuşma ve iletişim kurma gibi konularda gelişim yetersizliği yaşarken, işitme kaybı olan yetişkinlerin de iş ve sosyal yaşamları ciddi ölçüde olumsuz etkileniyor. Ancak günümüzde her geçen gün gelişen tıp teknolojilerinden biri olan koklear implant yani biyonik kulak uygulaması ile işitme kayıpları konforlu bir şekilde son bulabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Özcan Öztürk, işitme kayıplarının sebepleri ve koklear implant tedavisi hakkında bilgi verdi.
İşitme cihazları yetersiz kalırsa…
İşitme kayıplarının önemli bir bölümü doğuştan bir kısmı da herhangi bir nedenle sonradan oluşmaktadır. İşitme sorunları öncelikle işitme cihazları kullanılarak giderilmeye çalışılmaktadır. Ancak ileri dereceli işitme kayıplarında işitme cihazları hastaların ses duyamama sorununu çözememektedir. İleri derecede işitme kaybı olan hastalarda yani işitme kaybının 70-80 dB civarlarını aşması durumunda biyonik kulak olarak adlandırılan koklear implant yöntemi önemli bir çözüm sunmaktadır. Koklear implant, dışarıdan gelen sesleri elektriksel uyarılara dönüştürüp, iç kulakta direkt işitme sinirine göndererek beynin ve kulakların sesi algılamasını sağlamaktadır.
Çocuklara 5 yaşına gelmeden koklear implant takılmalı
Doğuştan işitme kaybı olan çocukların işitme kayıplarının erkenden tespiti büyük önem taşımaktadır. Bu çocuklara ilk olarak 3-6 aylıktan itibaren işitme cihazı kullanılmalıdır. İşitme cihazları ile herhangi bir sonuç alınamayan çocukların kulağına 9 aylıktan itibaren koklear implant yerleştirilebilmektedir. Koklear implant uygulama işlemi çocuklarda 1 yaş civarına ne kadar yakın olursa o derece daha faydalı olacaktır. Doğuştan işitme kaybı olan çocuklarda koklear implant uygulama yaşının gecikmesi, özellikle de 5 yaş sonrasına kalması cihazdan yeterli derecede verim alınma oranını düşürmektedir. Ayrıca konuşma gelişimini tamamlandıktan sonra hayatın herhangi bir döneminde, ileri veya çok ileri işitme kaybı gelişen çocuklar ile yetişkin hastalara da koklear implantasyon uygulaması yapılabilmektedir.
Kişiye özel tedavi uygulamaları gerekebilir
İşitme kaybı olan kulağa koklear implant uygulanabilmesi için iç kulak yapısının yeterince gelişmiş olması ve işitme sinirinin de bulunması gerekmektedir. Hastalarda bu yapıların olup olmadığı kulak tomografisi ve MR görüntülemeleri ile ameliyat öncesinde araştırılmaktadır. Bu görüntülemeler aynı zamanda hangi kulağa koklear implant yerleştirmenin (özellikle tek bir kulağa implant uygulanacak hastalarda) daha uygun olacağı hakkında da hekime fikir vermektedir. İç kulak yapısının gelişmediği veya işitme sinirin olmadığı durumlarda koklear implant uygulamak mümkün değildir. Böyle durumlarda beyin sapı implantı denilen farklı cerrahi prosedürler ve implant türleri uygulanmaktadır.
İlk ses duyma heyecanı ameliyattan 3 hafta sonra mümkündür
Ameliyat süresi, işlemi yapacak hekimin tecrübesine ve hastanın anatomik yapısına bağlı olarak değişmek üzere ortalama olarak 2 saat civarındadır. Cerrahi, kulak kepçesi arkasına yapılan 4-5 cm’lik bir kesi ile başlar ve kulak kemiği kaldırıldıktan sonra implantın iç parçasının iç kulağa yerleştirilmesiyle tamamlanır. Ameliyat sırasında birtakım ölçümler yapılarak cihazın doğru yere yerleştirildiği ve çalışır durumda olduğu tespit edilmektedir. Bütün bunlar sağlandıktan sonra kesi kapatılarak ameliyat sonrası pansumanları yapılır. Ortalama 3 hafta sonra iyileşme süreci tamamlanan hastaya cihazın dış parçası yerleştirilir. Bu sırada cihazdaki gerekli ayarlamalar yapılır ve hasta ilk sesleri duymaya başlar.
Çocuklarda koklear implant uygulaması her iki kulağa da yapılıyor
Doğuştan işitme kaybı olan ya da ileri seviyede işitme kaybı yaşayan çocukların her iki kulağına da koklear implant yerleştirilmesi tavsiye edilmektedir. Çünkü her iki kulağa koklear implant uygulanması, ses derinliği sağlama ve sesin yönünü tayin etme açısından oldukça önemlidir. Ayrıca herhangi bir sebeple implantlardan birinde geçici bir süre arıza, travmaya bağlı hasar görme, enfeksiyona bağlı işlevsiz kalma gibi durumlar oluşması halinde diğer kulakta çalışan bir implantın varlığı önemlidir. Bozuk cihazın revizyon işlemi veya yeniden implantasyon uygulama sürecinde çocuğun sesten mahrum kalmaması gerekir. Revizyon-yeniden implantasyon süreçleri bazı durumlarda birkaç ay sürebilmektedir.
Biyonik kulak ile duymaya başlayan çocuğunuzun eğitimini ihmal etmeyin
Doğuştan işitme engelli olan çocukların koklear implant ile ses duymaya başlaması sonrasında ailelerine bu süreçte önemli görevler düşmektedir. Ameliyat öncesinde çocuğun ve ailesinin implantasyona hazırlanabilmesi, ameliyat sonrasında ise cihazın ayarı, çocuğun gelişiminin takibi ve eğitimi için ailenin düzenli takiplere devam etmesi gerekmektedir. İmplantasyon sonrası hastaların özellikle de çocuk hastalar ve ailelerinin yoğun bir şekilde, uzman kişiler tarafından eğitim almaları gerekmektedir. Verilen bu eğitimlerde, hastalarda koklear implant cihazına adaptasyon, yeni ses uyaranlarını dinlemeyi öğrenme, bu uyaranları anlamlandırabilme ve bunları konuşma gelişimine aktarabilme becerileri geliştirilmektedir. En iyi eğitim ortamı ev ve aile çevresidir. Bu nedenle rehabilitasyonda ailenin ve yakınlarının desteği çok önemlidir. Eğitimin süresi hastanın doğuştan veya sonradan işitme kayıplı olmasına, implant öncesi işitme cihazı kullanma durumuna, konuşma eğitimi alma ve aile desteğine göre değişmektedir. Yetişkinler için ise oluşturulmuş rehabilitasyon programı konuşmayı anlama eğitimini, dinleme eğitimini ve rehabilitasyona aile bireylerinin de katılmasını içermektedir.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı