Meme Kanseri İle Mücadelede ‘‘HayatınSeninElinde’’

AVON, 25 yıldır sürdürdüğü meme kanseriyle mücadele kampanyasına bu yıl da ‘‘HayatınSeninElinde’’ sloganıyla devam etti. Online platform üzerinden düzenlenen etkinlik kapsamında Prof. Dr. Yeşim Eralp ve Buse Terim Bahçekapılı meme sağlığı ve meme kanseri konulu canlı yayın organizasyonunda bir araya gelerek takipçilerini bilgilendirdi.

 

AVON, Türkiye’nin kadın sağlığı konusunda en kapsamlı ve en uzun soluklu sosyal sorumluluk çalışması olan Meme Kanseri ile Mücadele Kampanyası’na 25’inci yılında da devam etti. Avon’un bu yıl Türk Kanser Derneği’nin desteğiyle düzenlediği Prof. Dr. Yeşim Eralp ve Buse Terim Bahçekapılı’nın katılımcı olduğu canlı yayın etkinliğini bu yıl bir kez daha #HayatınSeninElinde sloganıyla gerçekleşti.

 

Meme Kanseri ile Mücadele Kampanyasını uzun yıllardır devam ettiren Avon ile Meme kanseri farkındalığı yaratmak ve erken teşhisin önemine dikkat çekmek için 2 yıldır bu projeye dahil olduğunu Buse Terim Bahçekapılı“AVON, 1992'den beri tüm dünyada, ülkemizde ise 25 yıldır meme kanserine yönelik toplumun farkındalığını yükseltmek ve erken teşhisin önemine dikkat çekmek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Farkındalık kampanyası kapsamında dünya genelinde her yıl 10 milyon bütçe bağışlayan AVON 16 milyonun üzerinde kadına meme kanseri taraması yapılmasına imkan sağlandı. Avon Türk Kanser Derneği’ni aracılığıyla sizi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Profesör Doktor Yeşim Eralp ile bir araya getirmek istedik.” dedi.

 

Meme kanserine yakalanma sıklığının daha önce ilk sırada yer alan akciğer kanserini geçmeye başladığına dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Profesör Doktor Yeşim Eralp; “ Dünya üzerinde toplamda 2020 yılında 2.2 milyon kişiye meme kanseri tanısı konuldu. Bütün bunlara rağmen meme kanseri tanısı konulan hastalarda tedavi başarısı yaşam şansı yüzde 30 kadar arttı. Dolayısıyla yakalanma riski artmış gibi görünüyor olabilir ama bu kanser yaşama şansının arttığı ve tedavi sürecinde başarılı olabildiğimiz kanser türlerinden biri haline geldi. Meme kanserinin erken teşhis ile iyileşebilir bir kanser türü olduğunu tekrar belirtmek isteriz.” dedi.

 

Meme kanseri olan hastaların tedavi sürecinde hastaların mutlaka psikoloji bir destek almalarını önerdiğini belirten Eralp; “Aileden, çevreden, hastanın bakımlarıyla ilgilenen kişilerden, tedavilerini üstlenen ekipten teşhis konulmuş hastaya karşı gerçekçi, akılcı ve affedici olarak hastaya yaklaşmalarını ve hastalık sürecini rahat geçirmeleri konusunda destek vermeleri gerektiğini belirtiyoruz. Hastalara karşı vereceğimiz en önemli mesaj; bu hastalık doğru tedaviyle doğru şekilde bakıldığında iyileşebilir. Bunu yaparken meme kaybı veya tedavilerin getirdiği değişiklikler kadınlık kimliğinin sorgulanmasına sebep olacak sorunlar mutlaka çözülmeli. Pandeminin başladığı dönemde herkesin korktuğu hastaneye gidemediği dönemler oldu ve bu hastalık açısından olumsuz sonuçlar doğurdu. Bizlere ulaşabilen hastalarımızın hastalık tedavisi sırasında hep birlikte el ele vererek rahat bir şekilde atlattık. Yine bize ulaşan tedavi sırasında ciddi kovid yaşayan bir hastamız olmadı. Dikkat edildiği zaman kovid tedavi açısından tehlike oluşturmuyor. Gereken önlemleri alarak teşhis konmuş hastalardan tedavi süreçlerini devam ettirmelerini öneriyoruz.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu